Tazminat Davası Uzlaşma Sağlanması Halinde Açılabilecek

Uzlaşma Sağlanması Halinde Soruşturma Konusu Suç Nedeniyle Tazminat Davası Açılamaz Hükmünü İçeren Madde Anayasa Mahkemesi Tarafından İptal Edildi

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 6/12/2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun’un 24. maddesiyle değiştirilen 253. maddesinin (19) numaralı fıkrasının beşinci cümlesinde “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz;…” ibaresi yer almaktaydı. Böylece uzlaşma halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamıyordu. Anayasa Mahkemesi bu maddeyi Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal etmiştir. İptal kararı  18/10/2023 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Suç teşkil eden eylem sebebiyle kişinin uğradığı zararı uzlaşma sürecinde bilmesi her durumda mümkün olmadığından örneğin maluliyet oranı gibi teknik konular sağlıklı bir şekilde belirlenemeyeceğinden kişilere katlanamayacağı bir külfet yüklenmiştir. Çünkü uzlaşmasa sırasında öngörülmesi mümkün olmayan zararlara ilişkin olarak açılacak davalarda ayrım olmaksızın uzlaşmanın sağlanması halinde tazminat davası açılamayacağı hüküm altına alınmıştı. Kişinin tazminat davasını açmaktan vazgeçmiş sayılması için uzlaşma sırasında zararını öngörebilmesi gerekir. Kısaca kişinin uzlaşmayı kabul etmesinden sonra aşırı teknik hesaplamalar gerektiren durumlar dahil her durumda tazminat davasını açamaması orantılılık ilkesine aykırıdır.

Ayrıca Ceza Muhakemesi Hukuku’nda devletten tazminat istenebilecek durumlar, kimlerin devletten tazminat talep edebilir vs. konular hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz https://avfurkanpatir.com/ceza-muhakemesi-hukuku/devletten-tazminat-istemi-ceza-muhakemesi-hukuku/ adresini ziyaret edebilirsiniz.

Uzlaşma Sağlanması Halinde Soruşturma Konusu Suç Nedeniyle Tazminat Davası Açılamaz Hükmünü İçeren Maddenin İptalinin Tam Gerekçesi

Hangi Suçlarda ve Durumlarda Uzlaştırma Girişiminde Bulunulur ?

Aşağıdaki suçlarda, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması girişiminde bulunulur:

a) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar.

b) Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;

1. Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),

2. Taksirle yaralama (madde 89),

3. Tehdit (madde 106, birinci fıkra),

4. Konut dokunulmazlığının ihlali (madde 116),

5. İş ve çalışma hürriyetinin ihlali (madde 117, birinci fıkra; madde 119, birinci fıkra (c) bendi),

6. Hırsızlık (madde 141),

7. Güveni kötüye kullanma (madde 155),

8. Dolandırıcılık (madde 157),

9. Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi (madde 165),

10. Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (madde 234),

11. Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239), suçları.

c) Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar.



Tahrik Eden İşverene Ağır Sözler Söyleyen İşçi Tazminat Kazanır

Onayı Olmadan Ücreti Düşürülen İşçinin İşverene Hakaret Etmesi

İbra Sözleşmesi İş İlişkisi Sırasında Düzenlendiyse Geçersizdir

Online Alışveriş Sonucunda Satın Alınan Mal Teslim Edilmezse


yazar:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir