İnternet üzerinden bir mal satın alındıktan sonra satın alınan mal müşteriye teslim edilmezse, banka müşterisinin kredi kartına harcama ücretini iade etmek zorundadır
Yargıtay, Kredi Kartı ile Gerçekleştirilen Online Alışveriş Sonucunda Satın Alınan Mal Müşteriye Teslim Edilmez İse Bankanın, Müşterisinin Kredi Kartına Harcama Ücretini İade Etmek Zorunda Olduğuna Karar Verdi
Davacı, sihirlikazan.com sitesinden toplam 11.900,48 TL tutarlı 2 ayrı alışveriş yaptığını, alışverişinde davalı banka tarafından verilmiş kredi kartını kullandığını, satın aldığı ürünlerin teslim edilmemesi üzerine davalı bankaya başvurarak chargeback kuralları gereğince ödediği bedelin kredi kartına iadesini talep ettiğini ancak davalı bankanın haksız yere talebi reddettiğini ileri sürerek, 11.900,48 TL’nin yasal faiziyle iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, satım ilişkisinin tarafı olmayan müvekkili bankaya husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, bankanın chargeback kuralını işletmesi gerekirken işletmeyerek kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 8.898,03 TL ve 2.996,49 TL tutarlı alışveriş bedellerinin taksit ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/1953 E., 2017/2895 K.)
Yurt Dışı Forex ve Bahis Piyasalarında Döviz Alış Verişi Yapılması Durumunda Bankadan Chargeback İlkesi Gereği İade İstenemez
Davacı vekili, davacının davalı banka kredi kartını kullanarak yurt dışından 14/07/2015 – 26/09/2015 tarihleri arasında yaptığı işlemler neticesinde mal ya da hizmet alamadığını, bunun üzerine davalı bankadan uluslararası chargeback kurallarını işleterek yapmış olduğu ödemelerin kendisine iade edilmesini talep ettiğini, davalı bankanın davacıdan temini imkansız belgeler isteyerek talebi yerine getirmediğini, bankanın basiretli bir tacir olarak davacı tüketiciyi koruma yükümlülüğü bulunduğunu, bankanın chargeback işlemlerini başlatmayarak kusurlu davrandığını bu nedenle davacının uğradığı zararın giderilmesi için başlattığı icra takibinin davalı bankanın itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının yurt dışından döviz alımına ilişkin forex işlemleri yaptığını bu nedenle aldığı dövizlerin kendisine teslim edilmediğinden chargeback kuralları gereği yapmış olduğu işlemlerin iptalini talep ettiğini, kendisinin şifre girerek işlem yaptığını ve şüpheli işlem bildirimi bulunmadığını, harcamalara ilişkin dönem borcunu davacı bankaya ihtirazı kayıt ileri sürmeden ödemiş olduğunu, davacıdan chargeback işlemleri için ilgili belgeleri göndermesinin istenildiği ancak davacının bu bilgi ve belgeleri sunmadığını, forex piyasasının ülkelerin para biriminin karşılıklı olarak alınıp satıldığı bir piyasa olduğunu, davacının bu şekilde döviz alımı yaptığından alınan dövizlerin fiziken davacıya tesliminin imkansız olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine göre bankanın bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının yurt dışı forex ve bahis piyasalarında döviz alış verişi yaptığı, bu işlemlerde forex işleminde yatırılan tutarın teminat olarak kabul edildiği ve kar ve zarar edilebildiği, davacının ilgili harcamalar ile mal ve hizmet alımı yapmadığı, forex işleminde mal ve hizmet alımının söz konusu olmadığı, davacının nakti kaybını chargeback ilkelerinden yararlanarak hesabına iadesini talep ettiği, forex işlemleri mal veya hizmet alımı işlemi olmadığından chargeback kurallarının banka tarafından gerçekleştirmesi imkanı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili istinafa başvurmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve denetime elverişli bulunduğu anlaşıldığından usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebeplerinin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA… (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/409 E., 2019/5522 K.)
Bir yanıt yazın