Onayı Olmadan Ücreti Düşürülen İşçinin, İşverene Ağır Hakaretler Etmesi İşveren İçin Haklı Nedenle Fesih Sebebi Olduğundan, İşçi Kıdem ve İhbar Tazminatına Hak Kazanamaz
Onayı olmadan ücreti düşürülen işçinin, işveren ve yetkililere ağır hakaretler etmesi yargıya intikal etmiştir. Mahkemece davacının tek geçim kaynağı olan maaşının düşürülmesinin doğurduğu ruh hali ile protesto amaçlı olarak deftere yazdığı yazı içerikleri işveren açısından kabul edilemez nitelikte ise de işyerinde uzun süredir çalışan davacının daha önce olumsuz bir davranış göstermemesi karşısında yapılan feshin bildiriminin ağır ve orantısız olduğundan davanın kabulüne karar verilmiştir. Fakat Yargıtay, bu eylemi İş Kanunu m.25/2-b kapsamında değerlendirmiş ve haklı nedenle fesih sebebi olarak kabul etmiştir. İşçinin, işverene hakaret etmesi, İş Kanunu’nun işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını düzenleyen 25. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, haklı nedenle fesih hakkı olarak düzenlenmiştir. İşçiye, işveren tarafından kıdem tazminatı ödenebilmesi için iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız veya işçi tarafında haklı nedenle son verilmesi gerekmektedir.
İş Kanunu’nun 25’inci maddesi kapsamında değerlendirilecek ağır sözleri, işçi, işverenin veya vekilinin tahrikleri sonucu söylemesi, geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Yapıcı ve objektif ölçüler içerisinde belirli bir uzmanlık alanı ile ilgili eleştiri ya da işletmedeki bozukluk ya da uygunsuzluklara ilişkin eleştiri söz konusu olduğunda geçerli fesihten bahsedilemez.
Dosya içeriğine göre davacının ….bank AŞ… Şubesinde 1998 yılından itibaren güvenlik görevlisi olarak çalışmaya devam ettiği, …bank ve …. Bankalarının birleşmesi sonrasında bankanın güvenlik hizmetlerinin davalı şirket tarafından üstlenildiği ve davacı ile davalı arasında yapıldığı iddia edilen yeni sözleşme ile maaşının 944,00 TL ‘dan 735,00 TL’na düşürülmesi nedeniyle davacının görev yaptığı şubenin işyeri kayıt defterine 28.5.2009-5.6.2009 arasında 7 gün boyunca işveren şirket ile banka yetkilileri hakkında hakaret içeren sözler yazdığı ve alınan savunmasında da “ yöneticilerin atmış olduğu kazığa karşı tepki ve protestolarımın sonucu olarak yazdım” diyerek kabul ettiği anlaşılmakla davacının bu davranışı nedeni ile iş sözleşmesinin feshi haklı nedene dayanmaktadır. Davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı bulunmuştur. ((Kapatılan)Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/346 E., 2011/1013 K.)
Onayı olmadan ücreti düşürülen İşçi İçin mahkeme ne yapacak?
Davacının davalı işyerindeki çalışması esnasında 17.07.2009 tarihi sonrasında ücretinde azaltma yapıldığını iddia etmekte olup dosya kapsamındaki belgeler ve alınan bilirkişi raporları içeriğine göre bu iddiası doğrulanmaktadır. Davalı işverence işçinin ücretinin düşürülmesine muvakafati olduğuna dair bir belge sunulamadığı anlaşılmaktadır. İşçinin ücreti yazılı muvafakati olmadan düşürülemeyeceğinden, davacının iddia ettiği çalışma dönemi kayıtları incelenerek düşürülen miktar kadar hesaplama yapılıp eksik ödenen ücret alacağı hüküm altına alınmalıdır. Mahkemece bu yön gözden kaçırılarak davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/8595 E., 2016/12090 K.)
Bir yanıt yazın